Masa Başına Geçemiyorum Ne Yapmalıyım ?!

OTURAMADIĞIM MASA BAŞINDAN NOTLAR 

“Ders çalışamıyorum”, “Masaya geçmek benim için çok zor”, “Düzen oturtamıyorum” gibi cümleler tanıdık geliyor mu? Ders çalışma isteğinden bahsedelim o zaman öncelikle. Ders çalışma isteğiyle doğmayız tabi ki bir insan olarak. Zaten bu yüzden de tıpkı bir bebeğin koşmak için önce emeklemeyi sonra adım atmayı sonra yürümeyi daha sonra koşmayı öğrenmesi gibi bu durum.  

Küçük adımlarla başlamak 

Bir anda 8-10 saat günlük çalışma rutinine dalmak değil de önce 3-4 belki daha az saatlerle başlamak. Büyük bir iş için küçük parçalardan başlamak. Derin suya bir anda dalamayız mesela. Önce daha sığ sularda alışır sonra derine gideriz. Bu tıpkı bunun gibi. Ders çalışmakta zorlanmak, masa başına geçememek gibi durumlarda ufak adımlarla bu alışkanlığı edinebiliriz. 

Motivasyon 

Bir çoğumuzun masa başına geçmek için beklediği şey bu olabilir. Motivasyon. Varsayalım ki daha önce bir süre çalıştınız ve sonrasında bu zorlamaya başladı. Burada küçük esler verilebilir. Her zaman ful motive olmak ütopik. Bu sebeple bize iyi gelecek ufak farklılıklar yapılabilir. Uzun sürmesine de gerek yok. Belki sevdiğimiz diziden bir bölüm belki güzel bir yürüyüş veya arkadaşlarımızla birkaç saat oturmak. Mola vermek geride kalmak değildir. Şarj olup daha hızlı devam edebilmemiz içindir. Bu sebepten masa başına oturmakta zorlanıyorsanız ve ders çalışmak artık çok zorlaştıysa şarj olabileceğiniz ufak şeylere de yönelebilirsiniz. 

Ne İçin Çalışıyorum? 

Tam burada bizi hedeflerimiz ve hayallerimiz karşılıyor. Masa başına oturmakta zorlanmak kulağa can sıkıcı geliyor olabilir ama bu bizim isteklerimize giden bir süreç sadece. Belki 3 belki 5 belki 15 ay sonra gözlerinizi kapattığınızda zihninizde canlanan hayale gitmek için bir yol. Zihinde canlandırmak, hayal kurmak, kendimize “Ya ben neden masa başına oturmalıyım?” diye sormak bizi uyandırır. Bize ulaşmak istediğimiz hedefi hatırlatır ve hedefimizi düşünüp iyi hissederiz. Böylece bu aslında masa başına oturmanın bizim için sadece bir süreç olduğunu hatırlatır. Hayal ettiğimiz gelecek için geçmemiz gereken bir yol. 

Ders Çalışma Ortamı 

Bunu bir araştırma örneğiyle açıklayacağım. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki yatağımızı sadece uyku için kullandığımızda yani oturup telefonla oynamak kitap okumak bir şeyler izlemek gibi şeyler yapmadığımızda sadece uyuduğumuzda uykumuz daha verimli oluyor ve yatağa girdiğimizde uykumu daha hızlı geliyor. Masa başına geçmeyi buna benzetebiliriz. Masayı ders çalışırken kullandığımızda zihnimiz ders çalışmaya hazır olur. Tıpkı yatağa girdiğimizde zihnimizin uyumaya hazır olması gibi. Sürekli masa başında vakit geçirirsek zihin masayı ders çalışmakla değil de hemen her şeyle bağdaştırır böylece masa başına otursanız da odağınız ders olmayabilir. 

Bununla beraber masanızı daha ilgi çekici hale getirmek, hedeflerinizi yazmak belki duvarınıza veya gitmek istediğiniz üniversitenin görselini bilgisayar ekranı yapmak gibi ufak düzenlemeler bizi daha çok teşvik eder. 

Varsayalım ki masa başına kadar geldiniz ama hala ders çalışamıyorsunuz. Burada da uyaran fazlalığı devreye giriyor. Ders çalışırken bazen hiç ilginizi çekmeyen perdenin duruşu bile ilginizi çekebilir. Bu yüzden masamıza sadece çalışmak istediğimiz derslerin kitaplarını koymak mümkün mertebe telefonu görece uzak bir yere koymak bizi derse odaklanmak zorunda bırakır. 

Rutin Oluşturmak ve Rutin Bozmak 

Oluşturduğumuz rutini mi bozacağız diyebilirsiniz. Fakat burada şundan bahsedeceğim. Küçük alışkanlıklar bize güzel ve sağlıklı rutinler oluşturur. Her gün paragraf çözmek, ders videosu izlemek, belli bir saat çalışmak. Fakat bir noktadan sonra rutinler bize monotonluk katabilir. Zihnimiz de bu monotonluğun olduğu yerden uzaklaşır. Yani masadan. Bizler tabi ki rutin bozmayacağız fakat bulunduğumuz yeri değiştirebiliriz. Belki masanın yerini değştirmek veya belki çalıştığımız yeri değiştirmek zihnimizde farklı bir şeyler yaptığımız hissi uyandıracak olup bizi monotonluktan uzaklaştıracaktır. 

Tüm bunlarla beraber şunu ekleyebilirim ki bazen motivasyonumuz  düşebilir. Bizler de insanız. Aynı tempoda çalışmak da zorlayabilir bazen sıfırdan masa başına geçmek de. Bunlar hepsi normaldir. Önemli olan bununla nasıl baş etmeyi seçtiğimiz. Kopilot bu konuda da her zaman sizlerin yanında. Hepimiz özümüzde biriciğiz ve baş etme yöntemimiz farklı. Fakat temel soru aynı “Ne için çalışıyorum?” Unutmayın ki hayalleriniz kesinlikle o masa başına oturmaya değer. 

Farklı konularda da destek almak istersen yanındayız! Türkiye’nin en büyük YKS koçluk kurumu olarak ücretsiz deneme görüşmesine hemen buradan başvurabilirsin. Türkiye’nin en başarılı öğrenci topluluğunda seni de görmek istiyoruz!